26 Temmuz 2010 Pazartesi

Yani şimdi bütün seçeneklerim tükendi mi benim?

Evlilik hazırlığında olan bir arkadaşımın sözleri bunlar; Yani bütün seçeneklerim bitti mi şimdi? Yıllardır heveslendiğim ve heyecanla beklediğim "Ben kiminle evlenicem acaba ?" sorusunun cevabı bu kadar burnumun dibinde miydi yahu? Peki ya beyaz at, 3 gün 3 gece düğün, camdan saraylar, "..ve hep mutlu yaşadılar" ben neden göremiyorum bütün bunları ? Hani herşey toz pembe olurdu, hani sadece detaydı evlilik hazırlığı denilen şey; "aman ev dediğin nedir ki...." ile başlayan cümleler...

Yalan! koca bir yalan!

Bütün bu anlatılan beyaz bulutların üstündeymişsin izlenimi uyandıran hayallerin hepsi yalan. Her ne olursa olsun ve her kim olursan ol; evlilik sadece iki kişinin hayatının birleşmesi değil,  iki ailenin de birleşmesi ; hem de çok sancılı geçen , satranç gibi oynadığın bir ilişkiler yumağı. Bir anda birilerine anne-baba demeye başlıyorsun. Senin binbir hevesle beklediğin evine koltuk alınırken herkes birbirine giriyor! Düğün sonrasında takılacak takıların kimde kalacağı bile aylar öncesinden belirleniyor!

"Peki ya bütün bunlar olurken beni soracaksın mutlu değil miyim diye?"
"Mutluluğumu düğünden sonraya saklıyorum çünkü imzayı atıktan sonra kim kimi gırtlaklamış umrumda bile değil. " 


Yazık çok yazık, o kadar üzüldüm ki arkadaşımın haline. İnsan severek bir karar veriyor ve aileler koccamaaann egoları yüzünden iki gencin daha başlamamış evlilik hayatlarını zehir ediyorlar! Yani ne olur ki anlaşıverseler, hani hatır için çiğ tavuk yenir misali... Nasıl olsa herşey düğüne kadar...


 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder