22 Kasım 2009 Pazar

Uçaktaki bipolar amca

Belinde kas yırtığı olan annemle yaptığımız acı dolu yolculuğun ve alışveriş yapmak üzere gidilen ve yapılamadan gelinen alışveriş merkezinin acısı içimdeyken Allah’ım bana yukardan sağlam bir tokat savurdu!! Uçakta annemi oturtma çabası içerisindeyken yanımda 10 gündür yıkanmamış yağlı saçlarıyla oturan adamı görmemle felaketler silsilesi başladı..

İlk soru ; - Hasta mı?

Benden gelen buzdolabından yeni çıkmış “evet” i hiç anlamamışçasına ikinci soru geldi

—Fıtık mı?

Cevap : Bilmiyoruz beyefendi!!!!

Adamın refleksi ; Sende ne biliyorsan!!

Evet aldığım bu tepki karşısında bir an donakaldım ama o an annemi oturtmakla o kadar meşguldüm ki dönüp bir cevap bile vermedim.

Adam onun bir koltuk önünde oturan “Filiz” isimli karısına benim annemi oturtuşumun bütün detaylarını anlattı ve bir eliyle de uçağın duvarına ritmik bir şekilde vurmaya başladı. Hiç durmadan bir yarım saat kadar vurdu. Bu yarım saatin geçişiyle duvara vurulan ele sallanan bacaklar eklendi. Tabi bu sırada uçak ekibi tarafından ikramlar dağıtılmaya başlandı. Kafamın üstünden geçmekte olan kaynar çayına, bir kaplan edasıyla atlayıp beni ezmek suretiyle kavuştu ve arkasından gelen cümleler silsilesi;


- Filiz, bu çayda iyi demlenmemiş!

- Filiz ben bu keki sevmedim yicen mi!!! vs. vs…..


Tabi ben bu diyaloglar sebebiyle kıpkırmızı olup acı çeken anneme hiç bir şey belli etmemeye çalışıyorum ama ne fayda… Adam boş durur mu hiç?! Duvara vurmaktan vazgeçen şahıs ikram edilen üstü jelatinle kaplanmış olan suyla aritmik tempolar oluşturmaya başladı!! Aman yarabbi yazarken acı çekiyorum !!!

Neyse sonunda uçak inişe geçti, bu işkence bitti sanıyorsanız yanılıyorsunuz!! Ben tamamen annemi oturduğu koltuktan kaldırmaya konsantre olmuştum ki üstümde debelenip yukarıdan çantasını almaya çalışan amcanın dirsek ve diz vuruşlarına maruz kaldım. İnanamıyorum sadece inanamıyorum!!! Yarabbi böyle bir uçak yolculuğunu düşmanıma verme!!!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder